AK Parti MKYK Üyesi 25 ve 26. Dönem Mardin Milletvekili Orhan Miroğlu, Tarımsal sulamadan kaynaklı yaşanan elektrik sorununun çözümü ve GAP Sulama Kanallarının tamamlanması için başlatılan çalışmaların umut verici bir noktaya ulaştığını, gelinen noktada Mezopotamya Ovası’nın ekinsiz kalması ya da kalmaması arasında bir tercihin kapıya dayandığına işaret etti.
Ankara’da Tarım ve Orman Bakanlığı’nda Bakan Yardımcısı Mehmet Hadi Tunç ile Enerji Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan’ın başkanlığında gerçekleşen toplantıya, AK Parti MKYK Üyesi Orhan Miroğlu, AK Parti Mardin Milletvekilleri Şeyhmus Dinçel ile Cengiz Demirkaya, AK Parti İl Başkanı Faruk Kılıç, Bakanlıklarda görevli genel müdürler, genel müdür yardımcıları DEDAŞ temsilcileri, Ziraat Oda Başkanları ile çiftçi temsilcilerinin hazır bulunduğu toplantı yaklaşık üç saat devam etti.
Sorunun çözümü için 8 Haziran’da Ankara’da gerçekleştirilen AK Parti MKYK Toplantısından sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yüz yüze yaptığı görüşmede; bölge çiftçisinin yaşadığı tarımsal sulama ve enerji girdilerinden kaynaklı fatura sorunlarını içeren durumu arz edip sorunla ilgili hazırlanmış geniş bir rapor sunduğunu kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı görüşmenin ardından sorunun çözümü için tarafların bir araya gelip, çözüm odaklı bir mutabakata varılması için ilgili bakanlara gerekli talimatı verdiğini hatırlatan Miroğlu, verilen talimatın ardından ilgili bakanlar, bakan yardımcıları ve bakanlık bürokratlarıyla görüşmeleri sürdürdüğünü kaydederek, Tarım Orman Bakanlığı’nda gerçekleştirilen son toplantıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
“Tarımsal üretimi mümkün kılacak önerileri tartıştık”
Bakanlıkta gerçekleşen ve tarafları buluşturan son toplantıda; Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunmuş olduğu dosyada da özellikle altı çizilerek vurgu yapılan iki hususun öne çıktığını belirten Miroğlu, sorunun kökten çözümünün GAP’ın bitirilmesi olduğunu, ancak GAP’ın bitimine kadar tarımsal sulamayı mümkün kılacak tedbir ve uygulamaları yeniden ele almak, ancak şu süreçte de ekimi mümkün kılacak ortamı sağlamakla mümkün olabileceği hususlar tartışılıp, müzakere edildiğini söyledi.
Bakanlıkta varılan ortak mutabakatta, Bakanlığın yeni önlemler ve tarımsal üretimi mümkün kılacak önerileriyle ilgili hazırlayacağı çözüm odaklı raporun Cumhurbaşkanına takdim edileceğini dile getiren Miroğlu, “Toplantıda enerji maliyetlerinin yüksek olmasına işaret edildi. Maliyet hesapları yapıldı. İkinci ürün tercihinin, çiftçiyi mağdur etmeyecek şekilde yeniden ve karşılıklı mutabakatla belirlenmesi için çaba gösterileceğine vurgu yapıldı. Meskenlerdeki elektrik kesintileri ve bu kesintilerin yarattığı mağduriyetlerin kabul edilemezliği konusu bir kez daha firma yetkililerine hatırlatıldı” dedi.
“Bir karış ekilmemiş toprak kalmamalı”
Tarımsal sulama olarak tanımlanan sorunun büyük bir sorun olduğunu ancak ne olursa olsun çözülemeyecek bir sorun da olmadığını altını çizen Miroğlu, “Devasa bir sorunla karşı karşıyayız. Çözüm odaklı çalışma şart. İlgili bakanlıklarımız başta olmak üzere herkesin elini taşın altına koyması gerekir. Halka doğruyu söylemek zorundayız. Eldeki verilere göre, GAP projesi için epey zaman ve mali finansman gerekiyor. Ama herşeyden önce bu meselenin istismar edilmemesi ve GAP bitinceye kadar Mezopotamya Ovası, veya Kızıltepe Ovası’nda ne diyeceksek diyelim, sürdürülebilir bir tarım politikasına ihtiyaç var. Bu bizim milli politikalarımızın başında geliyor. Korona sonrası Türkiye ve dünya eski Türkiye ve eski dünya olmayacaksa, bu değişimi her şeyden önce şüphesiz tarımda göreceğiz. Dünya gıda krizi kapıda bekliyorken, Mezopotamya ovası ekilmeden kalabilir mi? Hele Cumhurbaşkanımız “bir karış ekilmemiş toprak kalmamalı” demişken, Bu bir süreç, zor olacak, ama başaracağız. Başarıya her şeyden önce halka önderlik iddiasında ve konumunda olan aktörler inanmalı. Bunu şunun için söylüyorum: Yapılan son toplantının sessizlik, hatta görmezlikten gelme tavrı içinde karşılanmış olması son derece üzücü. Çözüme inanmamak bizim işimiz değil. Hele Sayın Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle ve talimatlarıyla başlayan bir süreci bilerek veya bilmeyerek görmezlikten gelmek, çözüm istemeyenlere hizmet eder.” diye konuştu.
